Günümüzde tükettiğimiz birçok yiyecek sterilize edilmiş durumda. Bu, yemeklerin topraktan veya doğal ortamdan hiçbir iz taşımaması anlamına geliyor. Ancak, yapılan araştırmalar bu derece sterilize edilmiş besinlerin aslında düşündüğümüzden daha zararlı olabileceğini gösteriyor. Çünkü bu işlem sırasında toprakta bulunan fulvik asidin etkisi ortadan kalkıyor. Aura Matri olarak, fulvik asidin sağlık üzerindeki önemini derledik.
Topraktan Çıkan Organizmaların Faydaları
Bahçıvanların uzun yaşam süreleri, toprakla sıkı etkileşim içinde olmalarından kaynaklanıyor. Toprakla bu denli etkileşim içinde olan çocukların bağışıklık sistemlerinin geliştiği bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Toprakla etkileşime geçmek, çocuklara hangi besinlerin yenmesi gerektiğini öğretirken, bağışıklık sistemlerini de güçlendirir. Örneğin; çocuklar toprak yediklerinde bağışıklık sistemleri hangi maddelere karşı tepki göstereceğini öğrenirler.
Çiftliklerde yaşayan çocukların alerji riskinin daha düşük olduğu araştırmalarla kanıtlanmıştır. Bu veriler ışığında, bilim insanları organizmaların sağlık üzerindeki etkilerini daha yakından incelemeye başladılar.
Fulvik asit, "humik madde" olarak adlandırılan organik maddenin önemli bir bileşenidir. Bu madde, toprağın içinde bulunur ve organik maddenin ayrışması sırasında ortaya çıkar. Bu süreçte, milyonlarca faydalı mikrop serbest bırakılır ve sağlıklı bileşenler artar.
Toprağın içindeki kimyasal olarak en aktif bileşiklerden biri olan fulvik asit, çeşitli faydalı besin maddeleri içerir. Bunlar arasında hormonlar, yağ asitleri, ketonlar, flavonoidler, vitaminler ve mineraller bulunur.
Toprağın içinde bulunan mikro sistem oldukça karmaşıktır. Ancak, toprağın içinde bulunan hümik maddelerin ve fulvik asidin insan sağlığına olan faydaları göz ardı edilmemelidir.
Fulvik Asit ve Hümik Maddelerin Faydaları
Fulvik asit, hümik asidin düşük moleküler ağırlığa sahip ve yüksek oksijen oranına sahip bir formudur. Organik ayrışma süreci sonucunda toprakta oluşur ve milyonlarca yararlı mikroorganizmanın serbest bırakılmasına neden olur. Fulvik asit, sağlıklı mineraller bakımından zengin olduğu için toprağın en aktif bileşenlerinden biridir. Sindirim sistemiyle etkileşime geçerek vücut tarafından kolayca emilir. Ayrıca antioksidan bakımından da zengindir ve probiyotik özelliklere sahiptir.
Fulvik Asit: Sindirim Sağlığı Üzerindeki Etkileri
Güçlü ve sağlıklı bir sindirim sistemi, vücudun besinleri emmesi ve işlemesi için hayati öneme sahiptir. İşte bu noktada, fulvik asidin sindirim sağlığına olan faydaları devreye girer. İdeal bir durumda, yiyeceklerimiz topraktan yüksek düzeyde fulvik mineralleri içerir, ancak modern gıda üretimi ve işleme süreçleri bu genellikle mümkün kılmaz.
Gelişmiş dünyadaki pek çok kişi, çeşitli minerallerden yoksun olabilir ve sindirim sorunları yaygın hale gelmiştir. Fulvik asit, sindirim sistemi tarafından emilimi kolaylaştırır ve besinlerin vücut tarafından daha iyi kullanılmasına yardımcı olur. Bununla birlikte, modern diyetlerde fulvik asit eksikliği yaygındır, bu da sindirim ve bağırsak sağlığını olumsuz yönde etkileyebilir.
Fulvik asit, elektrolitler ve antioksidanlar açısından zengindir, bu da besin asimilasyonuna katkıda bulunur. Sindirim sisteminde bulunan ve vücudun yararlı bakteri dengesini korumasına yardımcı olan doğal probiyotikler ve prebiyotiklerin kaynağıdır. Bu özellikleri, fulvik asidin SIBO gibi bağırsak problemleriyle mücadelede etkili olabileceğini göstermektedir.
Fulvik Asit: Hücresel Sağlık ve İyileştirme
Fulvik asit, hücrelere suyun daha hızlı girmesine yardımcı olarak dengeli hidrasyon ve mineral seviyelerine katkıda bulunur. Ayrıca, 70'ten fazla şelatlı mineral içeren fulvik asit, hücrelere hızla nüfuz eder ve enzim aktivitesini artırır.
Bu madde, bitkilerde ve hayvanlarda uygun biyokimyasal reaksiyonları destekler ve hücresel tepkiyi optimize eder. Araştırmalar, fulvik asidin beyin ve enerji üstünde önemli bir etkiye sahip olabileceğini göstermektedir.
Fulvik Asidin Beyin ve Enerji Üzerindeki Etkisi
Fulvik asit, besinlerin derin dokulara taşınmasında aktif bir rol oynar ve vücuttaki yorgunluk, uyuşukluk ve kronik yorgunlukla başa çıkmaya yardımcı olur. Ek olarak, kalp, mide ve sinir sistemleri için bir tonik, adaptojen ve anti-stres madde olarak etkili bir şekilde işlev görür. Araştırmalar, fulvik asidin yaşa bağlı bilişsel bozuklukları, Alzheimer hastalığını, sarılığı, bronşiti ve anemiyi engellediğini göstermektedir.
Klinik beslenme ve koruyucu tıp alanındaki önde gelen otoriteler, fulvik asidin kanser, fibromiyalji, artrit, yaralar, otizm ve kronik ağrının iyileşmesine yardımcı olduğuna inanmaktadır. Fulvik asit kullanan birçok kişinin deneyimlerine dayanarak, bu doğal bileşiğin çeşitli sağlık sorunlarının iyileştirilmesinde potansiyeli olduğu öne sürülmektedir.
Indian Journal of Pharmacology'de yayımlanan bir araştırma, fulvik asidin diyabeti kontrol altına almak için etkili olduğunu bulmuştur. Bu araştırma, fulvik asidin laboratuvar hayvanlarında kan şekeri düzeylerini düşürdüğünü ve lipit profillerini iyileştirdiğini göstermektedir.
Fulvik Asidin Faydalarına Nasıl Ulaşabiliriz? Shilajit (Mumiyo) Nedir?
Shilajit, Himalayalar'da bulunan dağlardaki kayalardan akan bitki bileşenleri ve minerallerin birikimi sonucu oluşan bir doğal reçinedir. Yüzyıllardır geleneksel Hint tıbbında kullanılmaktadır. Shilajit reçinesi, diğer ismiyle mumiyo yüksek oranda fulvik asit ve 80'den fazla eser mineral içermesi sebebiyle besin takviyesi olarak yüzlerce yıldır tüketilmektedir.
Hindistan ve Nepal'deki çeşitli patentler Shilajitin çeşitli formülasyonlarını korumaktadır. Bununla birlikte, mikotoksinler ve ağır metaller de dahil olmak üzere safsızlıklarla ilgili endişeler, insan tüketimi için saflaştırılmış preparatların kullanılmasının önemini vurgulamaktadır. İşlenmemiş Shilajit ile ilişkili potansiyel riskler, titiz kalite kontrol ihtiyacını vurgulamaktadır. Aura Matri size ağır iyon ve metal testlerinden başarıyla geçmiş kaliteli ürünler sunar.
Mağazamızdaki Saf Kapiva Shilajit Reçinesi, her hasat için bağımsız laboratuvar raporlarını o ürünün paketinin içerisinde kullanıcıya sunar. Kullanımı tamamen güvenli bu saf shilajit içim için hazırlanırken yüksek klorlu musluk suyu ile değil içme suyu ile hazırlanmalıdır. Ayrıca yüksek mineral değerleri sebebiyle önerilen dozun aşılmaması tavsiye edilir.
KAPİVA SHİLAJİT ÜRÜNLERİ:
Kapiva Himalayan Shilajit
Kapiva Gold Shilajit Capsules
İlgili Makaleler:
Comments